Yalın Ayak Başı Kabak
-
ayağı ve başı çıplak
- "Yalın ayak çocuklar bir kasırgaya tutulmuş gibi tozu dumana katarak koşuşuyorlardı."
- "Bir toprak yolda köylüler yürüyor, yalın ayak, başı kabak çocuklar görüyordum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
çok perişan bir kılıkta
- "Sonra kalktım, yalın ayak, örtüsüz tahta masaya gittim." (Halide Edip Adıvar)
- "İçinde yaz kış, bir don bir gömlekle yalın ayak, başı kabak bir adam oturur." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)